Prof. Dr. Cengiz Atlı İstiklal Madalyası’nın Milli Mücadele ruhunu nesilden nesile taşıma önemine dikkat çekiyor

İstiklal Madalyası, Milli Mücadele ruhunu yansıtan ve nesilden nesile geçen bir madalyadır. Iğdır Üniversitesi'nden Prof. Dr. Cengiz Atlı'ya göre, İstiklal Madalyası 15 Mayıs 1919-1922 yılları arasında Milli Mücadele'ye katılanlara ve destek verenlere verilmiştir. Madalya, babadan oğula geçer ve Milli Mücadele ruhunu aktarmayı amaçlar. İstiklal Madalyası alanlar maaş ve diğer sosyal haklardan yararlanabilir. Madalyaya ilk olarak 1968 yılında bir maaş bağlanmıştır. Bugüne kadar 100.000'den fazla kişiye verilmiştir.

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Iğdır Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Atlı, İstiklal Madalyası’nın önemine vurgu yaparak madalyanın Milli Mücadele ruhunu yansıttığını söyledi.
İstiklal Madalyası’nın nesilden nesile aktarıldığını belirten Prof. Dr. Atlı, “İstiklal Madalyası, Milli Mücadele tarihi açısından önemli bir dönemi temsil ediyor. Madalya, 15 Mayıs 1919’dan 1922’ye kadar aktif olarak Milli Mücadele’de görev almış subaylar, askerler ve cephe dışında görev yapan kişilere verilmiştir. O dönemdeki madalyalar, cephede görev alanlar için kırmızı, cephe gerisinde lojistik destek verenler için yeşil kırmızı veya beyaz şeritli olarak farklılaşmaktadır. İstiklal Madalyası’nın önemi, sadece kişiler arasında geçişiyle değil, aynı zamanda Milli Mücadele ruhunun nesilden nesile aktarılmasıdır. Madalyayı alan kişinin vefat etmesi durumunda, büyük oğlu Askerlik Şubesine başvurarak araştırma yapılır ve uygun görüldüğünde yeni bir madalya verilir. Bu süreç üçüncü nesile kadar devam eder. İstiklal Madalyası’nın kullanımı, 66 sayılı bir kanunla düzenlenmiştir” dedi.
İstiklal Madalyası’nın sembolik anlamına da değinen Prof. Dr. Atlı, “Madalya, Milli Mücadele’nin merkezi Ankara’yı temsil etmektedir. Aynı zamanda kırmızı şeritli kurdelelerle cephede görev alan er ve erbaşları simgelemektedir. Madalya sadece bireylere değil, üç farklı şehre de verilmiştir. İlk olarak 1925 yılında Maraş’a, 2008’de Gaziantep’e ve 2016’da Şanlıurfa’ya verilmiştir. Ayrıca İnebolu ilçesi de başarılı performansından dolayı madalya almıştır. Madalyayı alanlara ilk defa 1968 yılında maaş bağlanmaya başlanmış ve trenlerden ücretsiz olarak faydalanma imkanı sağlanmıştır. İstiklal Madalyası, sadece belirli sosyal hakları değil, aynı zamanda Milli Mücadele ruhunu yansıtmasıyla da önemli bir maddedir” şeklinde konuştu.
İstiklal Madalyası’nın kendisine geçtiğini belirten Prof. Dr. Atlı, “Dedem 1894 yılında Kafkas Cephesi’nde Kazım Karabekir Paşa komutanlığında görev yapmıştır. 1922 yılında İstiklal Madalyası’nı almıştır ve 1972’de vefat ettikten sonra bu madalya babama geçmiştir. Babam daha sonra Askerlik Şubesine başvurarak madalyayı ve beraatını üzerine almıştır. Babam vefat ettikten sonra ise ben İstiklal Madalyası’nı üzerime almıştır” ifadelerini kullandı.